1911 yılında uluslararası sermaye desteğiyle döneminin en ileri teknolojik altyapısına sahip olarak kurulan ve 1983 yılına kadar faaliyet gösteren Silahtarağa Elektrik Santrali, 40 yılı aşkın süre İstanbul’un tüm elektrik ihtiyacını tek başına karşılamıştır. 1952 yılından itibaren kapandığı 1983 yılına kadar Çatalağzı Fabrikası’yla birlikte İstanbul’u aydınlatmaya devam eden Silahtarağa; Osmanlı İmparatorluğu’ndan Cumhuriyet Türkiye’sine geçiş sürecinde sadece elektrik dağıtımının teknolojik boyutuyla değil, elektriğin günlük hayat pratiklerini ve toplumsal yaşamı dönüştürmesiyle de İstanbul kent tarihinde önemli bir yere sahiptir.
İlk olarak saray ve çevresi, resmi yerleşkeler ve tramvay hatlarıyla kesintisiz elektrikle tanışan İstanbul’da elektrik dağıtımını yaygınlaştıran Silahtarağa; ticaretin ve uluslararası sermayenin aktif olduğu Galata, Haliç, Karaköy, Beşiktaş, Fatih, Sirkeci, Sultanahmet semtlerinden başlayarak Bakırköy ve Sarıyer sırtlarına uzanan bir düzlemde elektriği iş yeri ve hanelere ulaştırmıştır. Cumhuriyet Türkiye’sinin ekonomik kalkınma ve ‘modern’ toplum idealleriyle birleşerek; sermaye akışını ve dönüşümünü hızlandırmak için toplumsal inşanın başlıca araçlarından biri haline gelen elektrik, Silahtarağa’nın önemini arttırmış ve fabrikayı yalnızca bir enerji üretim tesisi olmaktan çok öteye taşımıştır.
Faaliyet gösterdiği 70 yılı aşkın sürede hem uluslararası hem de yerli şirketler tarafından yönetilen ve toplumun farklı kesimlerinden yüzlerce çalışan istihdam eden Silahtarağa Elektrik Santrali’nin hafızası niteliğindeki Silahtarağa Arşiv; işletme, kurum, kent, kentleşme, sosyal hayat, altyapı, emek ve teknoloji tarihine ve tarih yazımına sayısız katkıda bulunabilecek geçmişiyle Silahtarağa Arşiv bünyesinde çalışılmakta ve korunmaktadır.